Fenerbahçe Kulübü'nün, futbolda şike ve teşvik iddialarına yönelik soruşturma sürecinde yaşananlarla ilgili atılan adımların ve izlenen yolun kulüp üyeleriyle paylaşılması amacıyla düzenlediği olağanüstü genel kurul toplantısı sürüyor.
Genel kurul başladı...
Fenerbahçe Faruk Ilgaz Tesisleri'nde gerçekleştirilen toplantıda ilk olarak söz alan kulüp başkanvekili Nihat Özdemir, 3 Temmuz sabahından bu yana 104 yıllık kulüp tarihinin en zor dönemlerinden birini yaşadıklarını, başkan Aziz Yıldırım, yöneticiler Şekip Mosturoğlu ve İlhan Ekşioğlu, Altyapı Koordinatörü Cemil Turan ve Mali İşler Koordinatörü Tamer Yelkovan'ın halen tutuklu bulunduğunu belirterek, ''Savcılık henüz iddianamesini yazmış değil. Dosyadaki gizlilik kararı bazı ortamlarca delinmiş, bazı bilgiler çarptırılarak aktarılmıştır. Henüz yöneticilerimize isnat edilen suçlar hakkında net bilgi sahibi değiliz. Avukatlarımız yasal yolları sonuna kadar kullanarak, hem kulübümüzün hem de tutuklu bulunan yöneticilerimizin haklarını savunmaya çalışmaktadır. Bizler de gece gündüz demeden bu çalışmalarını içinde yer alıyoruz. Bir an önce Yüce Türk adaleti önünde kendilerine isnat edilen suçlardan aklanmaları için umutla bekliyoruz'' diye konuştu.
Soruşturma hakkında 3 Temmuz'dan bu yana inanılmaz bir bilgi kirliği yaşandığını ifade eden Nihat Özdemir, şöyle devam etti:
''Gizlilik kararına rağmen nereden ve nasıl çıktığı belli olmayan, parça parça aktarıldığı için neyi anlattığı anlaşılamayan bazı telefon kayıtlarıyla kafa karışıklığı yaratılmaya çalışıldı. Düne kadar statların adını bile bilmeyen bazı kişiler, ekranlarda otorite edasıyla yorumlar yapmakta. Bu kişiler sadece istedikleri bölümü okuyarak, kendilerini hakimlerin, savcıların yerine koymakta, kamuoyunda yanlış algılar oluşturarak, masumiyet karinesini yok saymaktadır. Bu kulübümüz ve yöneticilerine karşı açıkça yargısız infazdır. Daha soruşturmaya dair iddianame hazırlanmıştır. Dava açılıp açılmayacağı ya da kimler hakkında açılacağı henüz belli değil. Türkiye'de açılan davaların yüzde 56'sı beraatla sonuçlanmaktadır. Dolayısıyla yargısız infaz kabul edilemez. Kamuoyundan ricamız, kimsenin kendisini mahkemelerin yerine koyarak hüküm vermemesidir. Bunun zararlarını sadece kulübümüz değil, Türk sporu ve Türk adaletinin de göreceği unutulmamalıdır.''
Özdemir ayakta alkışlandı...
SÜRECİ ANLATTI
Nihat Özdemir, konuşmasında 3 Temmuz'dan bugüne kadar yaşanılanları ve yaptıklarını anlattı.
''Elinde net ve yeterli delil bulunmadığını açıklayan ve yargı sürecini beklemesi gerektiğini daha en başından belirten, ama daha sonra nedenini anlayamadığımız şekilde bu kararından geri dönen Türkiye Futbol Federasyonu (TFF), kulübümüzü Şampiyonlar Ligine göndermeme kararı alarak, hem bizi hem de ülkemizi uluslararası alanda son derece zor durumda bırakmıştır. Benzer örneklerde yargı kararlarını bekleyen UEFA konu Türkiye olunca TFF'ye baskı yapmaya çalışmış ve TFF bu baskıya en ufak bir direnç dahi gösterememiştir'' diyen Özdemir, şunları kaydetti:
''Ülke futbolumuz ve kulübümüz daha ortada açılmış bir dava dahi yokken, TFF henüz incelemesinin başındayken, kulübümüz savunma hakkını kullanamamışken ve TFF'nin kendisi delil yetersizliğinden bahsederken kulübümüz mahkum edilmiş ve cezalandırılmıştır. Bu karar ile birlikte Kulübümüzün ve Türk futbolunun adı uluslararası arenada şike ile birlikte anılmaya başlamıştır. Bu noktada UEFA'nın sıfır tolerans uygulamasını ısrarla ve her fırsatta hatırlatan TFF'nin, sadece kulübümüzü Avrupa'ya göndermeme kararı ve uygulaması da son derece manidardır ve çifte standarttır.''
TFF'nin bu kararının ardından itiraz ettiklerini, ancak TFF Tahkim Kurulu tarafından başvurularının reddedildiğini anlatan Özdemir, konuyu Uluslararası Spor Tahkim Mahkemesi'ne (CAS) taşıdıklarını, UEFA'dan 45 milyon avro tazminat talebiyle dava açtıklarını, bu davanın 6 ile 8 ay içinde kulüp lehine sonuçlanmasını beklediklerini ifade etti.
Nihat Özdemir, Şampiyonlar Ligi'ne gönderilmemelerinin hem mali hem manevi olarak kulübü etkilediğini, Şampiyonlar Ligi'nde olmamaları nedeniyle gelen cazip teklifler nedeniyle futbolcularının ayrılma isteklerinin ister istemez değerlendirmeye alındığını dile getirerek, şunları anlattı:
''Bazı sporcularımız ile yollarımızı ayırmak zorunda kaldık. Ancak giden oyuncularımızın yerine en az onlar kadar değerli ve takımımıza fayda sağlayacak yeni futbolcuları kadromuza kattık. Transfer döneminin bitmesine çok kısa bir süre kalmış olmasına ve bu şekilde bir süreçten geçiyor olmamıza rağmen, teknik heyetimizin uzun süredir izlemekte olduğu oyuncuları transfer edebildik. Şu ana kadar oynadığımız müsabakalarda söz konusu futbolcularımızın ortaya koydukları performanslar teknik heyetimizin de ne kadar yerinde ve doğru kararlar verdiklerinin ispatıdır. Fenerbahçe Kulübü yenilenen kadrosu ile bu yılda yine her zaman olduğu gibi şampiyonluğun en büyük adayıdır.''
''ONUR MÜCADELESİ VERMEKTEYİZ''
Nihat Özdemir, futbolcularının çıktıkları her maçta üzerlerine atılmaya çalışılan lekeleri, terleri ve inançları ile temizlemeye çalıştıklarını belirterek, ''Bizler bu yıl aslında bir şampiyonluk değil onur mücadelesi vermekteyiz'' dedi.
Fenerbahçe'yi Şampiyonlar Ligi'ne göndermeme kararını alan TFF'nin sezon sonunda şampiyon olmaları halinde ne karar vereceğine dair en ufak bir bilgileri olmadığına dikkati çeken Özdemir, bu belirsizliği göz önünde bulundurarak, TFF ile bir alt lige oynama konusunu görüştüklerine aktararak, şöyle devam etti:
''TFF ile 26 Ağustos Cuma günü bir görüşme yaptık. Bu görüşmede kulübümüzün bir alt ligde oynayabilmesinin ancak TFF'nin alacağı tedbirli kararla mümkün olabileceğini bu konuda inisiyatifin kendilerinde olduğunu kaldı ki kulübümüzün genel kurula gitmeden böyle bir talepte bulunmasının da imkansız olduğunu dile getirdik. Şayet genel kurula gitsek bile genel kurulumuzu toplamak için gerekli sürenin çok geç olacağını ve genel kurulun toplanmasının ligler başladıktan sonraki bir tarihe denk geleceğine dikkati çektik. Böyle bir durumda da kulübümüzün 2 sezon kaybetme riskinin doğacağını, dolayısıyla bir alt ligde oynayabilmek için TFF'nin istediği şekilde bir yazılı talepte bulunmamızın mümkün olmadığını kendilerine aktardık. Öte yandan, yaptığımız görüşmede alt ligde oynama talebimizin TFF'ye karşı herhangi bir başkaldırı ya da isyan içermediğini, gelinen noktada Türk futbolu açısından bu kararın verilmesinin en hayırlı yol olduğunu ilettik. Buna ek olarak TFF şike yaptığımızı kabul eden ve ileride herhangi bir tazminat talebinde bulunmayacağımızı beyan eden bir resmi yazı vermemiz halinde de bir alt lige düşürülebileceğimizi bize bildirdi. Şampiyonluğumuzu adeta yok sayarak bizi Şampiyonlar Ligi'ne göndermeyen TFF yönetimi kendilerine bunun söz konusu olamayacağını iletmemize rağmen bir gün sonra bu gelişmeler üzerine olağanüstü yönetim kurulu toplantısı yaparak, toplantı sonunda bizim kendilerine yazılı başvuruda bulunmadığımızı, bu nedenle de bir alt lige düşürülme talebimizi değerlendirmeye alamayacaklarını söylediler.''
''AYKUT KOCAMAN'IN ÇABALARINI ANLATMAK İMKANSIZ''
Nihat Özdemir, bu süreçteki tutumu nedeniyle futbol takımı teknik direktörü Aykut Kocaman'a teşekkür etti.
''Kazandığımız 18. şampiyonluğumuz, futbolcularımızın milyonlarca izleyicinin önünde akıttıkları helal terleri ve adeta canlarını dişlerine takarak söke söke kazandıkları bir şampiyonluktur'' şeklindeki sözleri genel kurul üyeleri tarafından ayakta alkışlanan Nihat Özdemir, ''Bizler bu noktada bir kez daha akıttıkları helal terlerinden ötürü sporcularımıza ve teknik heyetimize teşekkür etmek istiyoruz. Ancak özellikle Aykut Kocaman'a teşekkürlerimizi tüm camia adına iletmek istiyoruz. Kocaman'ın bu süreçte verdiği hizmet ve çabalarını anlatmak imkansızdır. Bugün taraftarımız ve camiamız da kendisinin özverisini görmekte ve hak ettiği değeri kendisine göstermektedir'' diye konuştu.
TARAFTARA TEŞEKKÜR
Nihat Özdemir, bu süreçte kendilerine destek veren taraftarlarına da teşekkür etti.
Taraftarların şampiyonluktan bir gün dahi şüphe etmeden, kulübe nasıl sahip çıktığını gözleri dolarak izlediklerine belirten Özdemir, şunları ifade etti:
''Fenerbahçe taraftarı ne kadar büyük bir güç, nasıl büyük bir aile olduğunu yaşanan süreçte verdiği destek ve sergilediği tavır ile sadece Türkiye'ye değil, tüm dünyaya kanıtlamıştır. Son olarak kadın ve çocuk taraftarlarımızın kulübümüze verdiği destek ve takımına sahip çıkması tüm dünya basınında haber olmuş ve dünya spor tarihine altın harflerle yazılmıştır.
Bugüne dek takımına sahip çıkmak adına her türlü demokratik hak çerçevesinde yürüyüşlere katılan, kulübüne mali olarak destek olmak adına taraftar kart satın alan, kombinelerde rekor kırmamızı sağlayan, Fenerium mağazalarına rekor düzeyde cirolar yaptıran, gökyüzüne 1907 adet Fener bırakarak sessiz protestolarda bulunan ve kulübün hesap numaralarını öğrenip elindeki son parasını kulübü ile paylaşan taraftarımıza sonsuz teşekkür ediyoruz. Taraftar derneklerimiz de bu süreçte bize büyük destek vermiştir.''
"AMATÖR ŞUBELERDE MÜCADELE DEVAM EDECEK''
Kulübün 2011 yılında tüm branşlarda şampiyon olduğunu hatırlatan Nihat Özdemir, ''Kulübümüz altın çağını yaşarken maalesef bu olaylar ile karşı karşıya kalmıştır. Ancak yine de her şeye rağmen amatör şubelerimiz kendi dallarında bu yıl da yine şampiyonluğun en büyük adayı olarak liglerine başlayacaklardır. Ayrıca bu sene erkek ve bayan basketbol ve voleybol takımlarımız başkanımız Sayın Aziz Yıldırım'ın da hedefleri doğrultusunda Avrupa liglerine final four hedefleri ile başlayacaktır. Yönetim kurulumuz büyük yatırımlar gerektiren amatör şubelerimizde kadroları korumak ve hedeflerden ödün vermemek adına büyük çabalar sarf etmiştir ve etmektedir'' dedi.
Nihat Özdemir, 3 Temmuz'da başlayan süreçle birlikte kulüp hisselerinin değer kaybetmesinin, kulübün mali dengelerini sarsmakta olduğunu belirterek, ''Her ticari kurum ve borsada işlem gören şirket gibi Fenerbahçe Kulübü de borsada hisselerinin spekülatif haberler nedeniyle değer yitirmesinden zararlar görmektedir. Maalesef hukuki süreç sonuçlanana kadar hisselerimiz daima baskı altında olmaya devam edecektir. Buna ilaveten şampiyonlar ligine katılamamamız nedeniyle yaklaşık 35-40 milyon avro kaybımız söz konusudur'' diye konuştu.
"CAMİAMIZIN BİRLİK OLMAYA İHTİYACI VAR''
Nihat Özdemir, genel kurulundan alacakları güç, taraftarının ve sahadaki sporcusunun vereceği destekle bu zorlu süreci atlatacaklarını kaydederek, ''Yaşananların etkisi ile kulübümüz yöneticisinden taraftarına sporcusundan çalışanlarına kadar bir nevi kurtuluş savaşı ve onur mücadelesi verirken camiamızın da her zamankinden daha çok birlik olmaya ihtiyacı vardır'' ifadelerini kullandı.
''Bugün hiçbir Fenerbahçeli'ye adeta fırsatçılık yaparak kulübüne zarar verecek eylem ve söylemlerde bulunmak yakışmaz'' diyen Özdemir, şunları kaydetti:
''Gün birlik beraberlik olma ve hedeflerimizden sapmadan yolumuza hep birlikte devam etme günüdür. Yönetim kurulumuzun yegane amacı sportif ve mali hedeflerimizden sapmadan Fenerbahçe'mizi önümüzdeki yıl mayıs ayında yapılacak genel kurula taşımaktır. Bizler Fenerbahçe genel kurulunun desteği ile bu zorlu süreci aşacağımızı ve kulübümüzü daha iyi, daha refah günlere kavuşturacağımıza üzerimize yığılan tüm kara bulutları hep birlikte dağıtacağımıza inanıyoruz. Bu noktada aramızda tek bir çatlak ses dahi çıkmayacağını biliyorum.
Bizlere güvenin, bizler attığımız her adımda, aldığımız her kararda nasıl büyük bir camiayı temsil ettiğimizin bilinciyle hareket ediyoruz. Günlük kararlar almak yerine kulübümüzün geleceği için en iyi olabilecek adımları atmaya çabalıyoruz. Bir yanda kulübümüzün hakları ve geleceği, diğer yanda maalesef aramızda olamayan başkanımız ve yöneticilerimizin haklarını savunmak adına çaba sarf ediyoruz. Bugün hiçbir zaman olmadığı kadar sizlerin desteğine ihtiyacımız var. Sizlerden bugün sadece bizlere destek vermek adına değil tarihe geçmek adına adımlar atmanızı istiyoruz. Desteğiniz ile tarihe altın harflerle yeni sayfalar yazacağımızı biliyoruz.
Benden sonra konuşacak değerli kongre üyelerimizden isteğim, yargıya intikal etmiş bu durum ve sürece dair olumsuz etki yaratabilecek yorum ve eleştirilerden kaçınmanızdır. Özellikle hukuki süreci; konunun dışındaki siyasetçiler, bazı kişi, kurum ve kuruluşlarla bağdaştırmamanızı istirham ediyorum.''
Bu arada, Nihat Özdemir konuşmasının başında Siirt'teki terör saldırısına da değinerek, ''Dün gece tüm ulusumuzu yasa boğan acı haber aldık. Siirt'te bir jandarma karakolunda yapılan saldırıda 5 askerimizin şehit olduğunu, 7 askerimiz yaralandığını öğrendik. Şehitlerimiz Allah'tan rahmet, ailelerine uluslarımıza başsağlığı diliyoruz. Yaralı askerlerin sağlığına kavuşmasını temenni ediyoruz'' dedi.
AZİZ YILDIRIM'IN KOLTUĞU BOŞ BIRAKILDI
Şike iddialarına yönelik soruşturma kapsamında tutuklu bulunan Aziz Yıldırım'ın koltuğu boş bırakıldı. 13 yıl sonra ilk kez Aziz Yıldırım'sız bir kongre gerçekleşiyor.
Fenerbahçe Kulübü Yönetim Kurulu olağanüstü genel kurul toplantısında hazır bulunurken, yönetim kurulu masasında genel sekreter Vedat Olcay ile başkan vekili Nihat Özdemir'in oturdukları koltuk arasında bir koltuk boş bırakıldı.
KONGRE DİVAN BAŞKANI TALAT YILMAZ SEÇİLDİ
Kongrede, genel sekreter Olcay'ın yaptığı açılışın ardından kongre divan başkanlığı seçildi.
Talat Yılmaz başkanlığındaki kongre divanı, oy çokluğuyla seçilirken, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve başta dün Siirt'te şehit olan askerler ve tüm şehitler ile vefat eden kulüp üyelerinin anısına yapılan saygı duruşu ve İstiklal Marşı okunmasının ardından toplantının gündem maddelerine geçildi.
Yılmaz, bu toplantının fikir alışverişi yapılması ve bu süreçte yaşananlarla ilgili bilgi kirliliğini önlenmesi amacıyla gerçekleştirildiğini ifade ederek, tutuklulukları süren başkan Yıldırım ve yöneticiler ile tartışmalı konuların göz önünde bulundurularak, kulübe zarar verecek sözlerden ve davranışlardan kaçınılmasını istedi.
GENEL KURULA BÜYÜK İLGİ
Fenerbahçe Kulübü Olağanüstü Genel Kurul toplantısına kongre üyeleri büyük ilgi gösterdi.
Fenerbahçe Burnu'nda bulunan Fenerbahçe Faruk Ilgaz Tesisleri'ne gelişte yaşanan trafik sıkışıklığı nedeniyle 10.30'da toplantının başlamasının ardından da üyeler salona geldi.
Toplantı başlamadan önce salon dolarken, üyeler havuz başında oluşturulan dev ekranlı alana yönlendirilmeye başlandı. Salonda bulunmak isteyen yüzlerce üye de sandalye kalmadığı için ayakta bekleyerek kongreyi takip etmeye çalıştı.
Kongre salonunun ana kapısı, üyelerin diğer alanlara yönlendirilmesi için kapatılınca kısa süreli tartışma yaşandı. Kongre divan başkanı Talat Yılmaz kapının kapatılmaması gerektiğini, bunun başka anlamlara gelebileceğini ifade edince, kapı tekrar açıldı ve üyeler dolu salonda yer bulmaya çalıştı.
Bu arada, kongrede televizyonlar için canlı yayın yasağı uygulandı.
Bu arada genel kurul toplantısında konuşan kulüp eski yöneticisi Vefa Küçük, yönetim kuruluna desteğinin sürdüğünü ancak 3 Temmuz'dan sonra takip edilen bazı politikaları yanlış bulduğunu ifade etti.
Şike soruşturması sürecinde Fenerbahçe'nin yaşadığını 10 şiddetinde bir depreme benzeten Küçük, ''3 Temmuz'dan sonra başımıza gelen 10 şiddetinde deprem camiamızı sarsmıştır. Temellerini yerinden oynatmıştır ama yıkılmadık, yıkılmayacağız inşallah'' ifadesini kullandı.
''2015'E KADAR GÖREVDE KALMALISINIZ''
Vefa Küçük, mevcut yönetimin 2012 seçimli kongre değil 2015 kongresine kadar görevde kalması gerektiğini savundu.
Depremin bu yönetim döneminde yaşandığını anlatan Küçük, ''Camianın temellerinin yeniden sağlam oturtulması, camiamızın dimdik ayakta durabilmesi için ana sorumluluk onlardadır. Hiçbirinin bırakıp bir yere gitmeye hakkı yoktur. Başta başkan vekilimiz olmak üzre. Sizlerin 2012 değil 2015 yılı mayıs kongresine kadar görevde kalmanız gerekir. Bu enkazı ve bu depremi yine sizin yönetiminiz, başkanınızın dirayetiyle sizler geçiştirmek ve düzeltmek durumundasınız'' ifadelerini kullandı.
Bir süre önce başkan Aziz Yıldırım'ı ziyarete gittiğini anlatan Vefa Küçük, ''İçerideki başkan, dışarıdaki başkandan daha dirayetliydi daha moralliydi. Onda o azim o dirayet olduğu müddetçe yönetim kuruluna büyük görev düşüyor. Onun dirayetini bu arkadaşlar camiamıza Türk milletine sergilemek mecburiyetindeler'' dedi.
''AYDINLAR'IN BİR KALEMDE SİLİNMESİ BANA TERS GELDİ''
Vefa Küçük, camiada Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Ali Aydınlar'a verilen tepkiyi hatırlatarak, ''Kulübe bu kadar hizmet etmiş bir arkadaşımızın bir kalemde silinmesi hatta ihracının bir istenmesi bana ters geldi'' dedi.
Küçük'ün, Aydınlar'a destek veren konuşmasına salondan farklı tepkiler yükseldi. Küçük'ü eleştirenler olduğu gibi, Aydınlar ile ilgili görüşlere destek verenler de seslerini yükselttiler.
Hiçbir zaman adaletin işleyişine karışmamaları gerektiğini anlatan Küçük, özetle şunları kaydetti:
''Adaleti, verilecek kararları, yargıyı bekleyelim. TFF'de de yargı mercii var. Tahkim kurulu var. Bugün verdiği kararları belli ölçüde tenkit edebiliriz. Kulübümüzün bir mensubu federasyon başkanı. Bu kulübe geçmişte çok hizmetler verdi. Bununla yetinmedi voleybol takımımızın sponsorluğunu yaptı. Kongre üyelerine indirimli tedavi uyguluyor. Kulübümüze bu kadar hizmet etmiş bir arkadaşımızın bir kalemde silinmesi, hatta ihracının istenmesi bana ters geldi.''
ALİ ŞEN'DEN UEFA UYARISI
Birlik ve beraberlik mesajları veren Eski Fenerbahçe Kulübü Başkanı Ali Şen, UEFA nezdinde yaşanabileceklerle ilgili yönetim kuruluna ve kongre üyelerine uyarılar yaptı.
Fenerbahçe'yi büyük bir tehlikenin beklediğini vurgulayan Şen, şike ve teşvik iddialarına yönelik soruşturmada hazırlanacak iddianamenin mahkeme tarafından kabul edilmesi durumunda UEFA'nın harekete geçebileceğini anlatarak, ''UEFA beklenen deliller oluşmuş diye kabul edip, mahkeme kararını beklemeyebilir. UEFA'da yönetmelikler böyle. Bizim lobi yapmamız lazım. Haklı olduğumuz konularda bilmeyenlere fikirlerimizi aktarmamız lazım'' diye konuştu.
UEFA ile de dostane ilişkiler kurmanın daha iyi olacağını kaydeden Şen, ''Bugün kavga günü değildir'' dedi.
Şen, bu tehlikenin yalnız Fenerbahçe için değil, soruşturmada adı geçen diğer kulüpleri de kapsadığını ifade etti.
''BUGÜN KAŞ ÇATMA GÜNÜ DEĞİLDİR''
Mevcut yönetim kurulunun olağanüstü genel kurul kararıyla büyük bir iş yaptığını anlatan Ali Şen, konuşmasında camia için birlik ve beraberlik günü olduğuna vurgu yaptı.
Camia olarak UEFA, Futbol Federasyonu ve kamuoyu ile işleri olduğunu anlatan Şen, Fenerbahçe'nin Türkiye'nin en büyük sivil toplum örgütü olduğunu belirterek, ''Bu salon 10 bin kişi olsa 10 bin kişi dolardı. Aramızda birbirini sevmeyen insanlar olabilir. Ancak bugün kaş çatma günü değildir. Bugün normal bir genel kurul günü değildir'' dedi.
UEFA Asbaşkanı Şenes Erzik'e de her zamankinden daha ihtiyaç duyulan bir dönemden geçildiğini anlatan Ali Şen, camiada tepki gören Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Ali Aydınlar'a da destek verdi.
Ali Şen, ''Şenes Erzik'e ihtiyacımız olacaktır. O açıktan desteğini bize gösteremez. Erzik'e ihtiyacımız her zamandan daha fazladır. TFF Başkanı Aydınlar çok iyi bir Fenerbahçelidir. Her kelimesini her hareketini beğenmeyebiliriz ama bugünkü kadar birlik ve beraberlik günü tarihimizde yoktur. Ne Mehmet Ali Aydınlar'ı ne de diğer bazı isimleri beğenmesek bile tepki göstermeyelim'' diye konuştu.
ÖZTÜRK, ''TARİH HİÇBİR ŞEYİ UNUTMAZ, GELECEK KUŞAKLARA AKTARIR''
Konuşmacılar arasında yer alan Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk, belediye başkanı olarak değil, kulübün bir kongre üyesi olarak söz aldığını belirterek, beraberlik mesajları verdi.
Her kurumun zor günleri olabileceğini vurgulayan Öztürk, ''Bu günleri yönetimimiz, taraftarımız, kadınlarımız, çocuklarımız futbolcularımızla birlikte adım adım güvenle geçiyoruz. En ufak bir kuşkum, tereddütüm yok. Her kurumun zor günleri olur. Bu zor günlerde birlik ve beraberlik gerekir. Bu nedenle bugün Fenerbahçeliler olarak Fenerbahçemizle büyüme günüdür. Böyle günlerde dostlar düşmanlar belli olur. Bazıları ihbarcılık yapar bazıları kulübüne sahip çıkar. Tarih hiçbir şeyi unutmaz, her şeyi gelecek kuşaklara aktarır. Bu kulübe herhangi şekilde yan bakanlar, Avrupa'ya mektup yazanlar unutmasınlar ki ilahi adalet tecelli eder'' şeklinde konuştu.
Fenerbahçeli eski yönetici Hulusi Belgü de yaptığı konuşmada, birlik ve beraberliğin önemini vurgulayıp, kendisi ve arkadaşlarının bu dönemde her türlü maddi ve manevi desteğe hazır olduğunu belirtti.
Sarı-lacivertli kulübün en büyük övünç kaynağının, Kurtuluş Savaşı'na destek veren ve savaşan bir camia olması olduğunu kaydeden Belgü, ''Fenerbahçe, toplumda suçlu ve acz içinde gösterilmeye çalışılmaktadır. Fenerbahçe kendi dinamikleri ve bütünlüğüyle bu durumdan çıkacaktır. Yöneticiler muhalefeti, muhalefet yöneticileri eleştirirken birbirini iyi dinlemelidir. Kimsenin kimseyi Fenerbahçe düşmanı olarak göstermeye adlandırmaya hakkı yoktur.'' ifadelerini kullandı.
Belgü, Fenerbahçe Spor Kulübü'nün bugünkü duruma vereceği en güzel yanıtın bütün branşlarda Avrupa şampiyonluğuna oynaması olduğunu ifade etti.
Kulüpte küskünlerin kalmamasını isteyen Belgü, ''Fenerbahçe sevgisi kimsenin tekelinde değildir, küçük yaşta içimize işleyen bu sevgi ve hizmet duygusunu yönetimimiz camiamız iyi değerlendirmek zorundadır'' dedi.
3 BİN 114 ÜYE KATILDI
Kongre divan başkanı Talat Yılmaz, olağanüstü genel kurula 3 bin 114 üyenin katıldığını açıkladı.
Yılmaz, genel kurul toplantısı için 3 bin 114 üyenin gelerek kartını aldığını bildirdi.
Sarı-lacivertli kulüpte son dönemde yaşanan gelişmelerin değerlendirildiği olağan üstü genel kurul toplantısı devam ediyor.
Kaynak:Habertürk